Hakkımda

Fotoğrafım
http://twitter.com/pamuksurat

Kasım 23, 2010

Bir çekecektir "hoşçakal"

Bazen birine güvenmek,onu sevmekten daha önemlidir.Verdiğin değerin her halini sağlamalıdır yüreği.İnancının bittiği yerde umut olmalıdır.En karanlık gecede gözyaşının nedenini sormadan sadece sarılmalıdır.Unutturmalıdır bir "canım" deyişi o tüm kötü anılarını sana.Sabahlara kadar süren kavgaların ardından ruhundan tutup izin vermemelidir gitmene.Adını koyamadığın içindeki haykırışlara tıp oynatmalıdır,elinden tutarken.Hiç bir zaman son sözü söylemeye yanaşmamalıdır.Kendine iyi bak demeli.hoşçakal dememlidir.Çünkü hoşçakal bir veda cümlesidir.İki gizli öznesi vardır.Onun dışında sağır eder,sakat bırakır.Acımaz.Bir hıdrellez ateşidir,sen üstünden atlarken.Sarhoşken araba kullanmak gibidir.O arabayla denize uçmak gibidir.Son çırpınıştır.Üstündeki kurşun yelekle ecelinle ölmek gibidir.Taze sıkma portakal suyunu artık tek içecek olmandır.Saklambaç oynarken bir kuyuya saklanmak gibidir ; hoşçakal. Nerden yürümeye başladığını,susuz kaldığında hatırlatandır.Hoşça kal ayrı yazılır.Belki de buyüzden bir ayrılık cümlesidir.Hangi dilde söylenirse söylensin aynı şeyi hissettirir.Açıklara açıldığını sanıp sığlarda boğulmak gibidir.Güneşi evine bırakmak gibidir,geceyi kabullenmektir bazen.Kirpiklere yük bindiren bir yağmur gibidir.Yazın ortasında bile iliğini soğuktan titreten bir cümledir.Bazen kendin söylersin ve bazen de sadece seyircisindir.Bir sonraki repliğin ne olacağını iyi bilirsin.Bazen oyuncular hala sahnedeyken çıkmak istemezsin ama oyun çoktan bitmiştir.Selamlamaya geçmişlerdir artık.Herkesin selamı kendine özgüyken neden giderken kurulan cümle hep aynıdır ?
Hoşçakal diyen insanın amacı ayakkabılarını daha kolay giyip gitmektir,bu yüzden bir çekecektir hoşçakal.Ve hoşçakal denilen insan, evdeki hangi camı açık unuttuğunu bulmaya çalışan insandır.Ama bütün pencereler kapalıdır.O ise ayrılığın cereyanına bir açık pencerelik nedenler arar...


http://fizy.com/#s/1i33tb

Kasım 22, 2010

İyiki doğdun lan olum ! (bkz :Elif Recepoğlu)

Öğlen
Trakya Üniversitesi Mimarlık-Mühendislik Fakültesinde öğrenim gören E.R.(20) kopya çekmesı suçuyla,hoca tarafından kapı önüne alındı.O sırada koridordan geçen bir gencin söylediğine göre ; hocasının ona olan güveninin sabit bir sayının türevi olduğunu anlayınca rencide olmuş.Hocasının elinde duran su şişesini (1/2kg) gösterip "isterseniz elime dökün suyuu zaten o yazdığımdan çıkmadı yeaaa!" diyerek hocaya kırgın olduğunu belli etmiş.Hocanın iplemediğini gören E.R, guruyla tribin Allahını atıp anfiyi terk etmiştir.

Akşam
Bugün sınavdan sonra pek normal davranışlarda bulunmadığın gözümden kaçmadı.Seni bi şekilde bu saate kadar oyalamaya çalıştım."REDRUM" izledik okadar kafa patladık.Ama hala üstünde bir durgunluk var.Saat başı gidip dişlerini fırçalamanda gözüme anormal gelmeye başladı.Ama üstünde durmadım.Belki hobindir diye.Başım acayip ağrıyor o Danny veleti yüzünden.Şimdi uyumaya gidicem 00:00 da doğum günü mesajı atıcam.Sabah üstünde zıplayıp uyandırıcam.Burdanda kutlıyımda adet yerini bulsun sonra benim doğum günümde deme "sen benim duvarıma yazdınmıki yeaaaa!" .
Sen olmasaydın ben kiminle dalga geçerdim ! Hiii Allahım bin şükür.
İyi kızsın seviyorum ben seni yani :D Sana kunkfu yapmaktan aldığım zevki bigmag bile vermiyor.Böyle ev arkadasına can kurban.İyi kızsın seviyorum ben seni yaniNeyse kısa kesiyorum cunku tvden tenis maçı açtın.Durumun bukadar ciddiyken yanında olup ne derdin varsa onu paylaşmam gerenk.Kasma bu evden bir Anna Kournikova çıkmaz.


Sonsöz
"iyiki doğdun iyiki varsın ünlem"  derken tabak kırdın ! Dur geldim....

Kasım 18, 2010

Vefasızlığın adını öğrendim

















Ne yazıkki nerede olduğunu bilmek,
Yanına gelmeye yetmedi.
Ya da gözlerimi kapatıp seni hayal etmek
Gözlerimi açınca yanımdaymışsın gibi hissettirmedi.
Neden bilmiyorum çok eksik kaldım.
Sanki kendimden eksilmiş bir ben gibi...
Sen hep karesi alınabilen mutluluklar yaşarken,
Ben hep diplerdeydim.
Eğilip tutabilirdin ellerimden
Kurtarabilirdin beni,
o benden uzak,ruhuma yakın yeraltı dünyalarından...
Beni katabilirdin kendine.
Ama sen yoktun.
Benim o umutsuzluğuma göz yumdun.
Boğazımdaki düğümlerden haberin var mıydı ?
Ya da beynimin sn de bir sadece sana çalıştığından ?
Herkese bakıpta yalnızca seni gördüğümden ?
Haberin var mıydı ! ..
Sen başka kollarda aşk nareleri atarken,
O şişelerin dibini gördüğünde asıl görmek istediğin kimdi ?
Artık çok uzağız biz seninle.
Burun buruna değecek kadar uzak...
Uzak .
Çünkü ellerimiz artık başka ellerde.
Vefasızlığın adını kendimi döve döve öğrendim.
Gülümse sevgili
Adaşız artık şimdi.......

Kasım 16, 2010

Bayramın 1.Günü : Karnımdaki viyana Kuşatması Günü

Sıcak su torbası terk,
Bayramın 1.günü insan hasta olur mu arkadaş.Oldum valla.Amcama bile gidemedim (harçlık hayallerim yarım kaldı).Ama babam sağolsun yıllık ikramiyemi verdi.(bkz:gözyaşı)Mutluluktan dilim tutuldu.Bide "yohyoo alamam çok para bu baba!" deyip karşı koydum(gözboyama).Babam zorla koydu çantama parayı tabi mutluluktan karnımın ağrısını unuttum.Yok böyle bi ağrı sanki içimde viyanayı kuşatmışlar.Bir de bayram msjlarının hepsine "amin seninde,benimde,hepimize olsun,optum,eyw kanka..." diye geçiştirip durdum ayıp oldu ama napıyımm olum ben mi istedim bu lanet karın ağrısını! Duş alalı 3 saat olmasına rağmen baş havlusuyla blog yazan bi insanım işte.İlk defa kafamda güneş gözlüğü yok,hakkatende ilginç.İnsanın canı hiç mi bişe yapmak istemez.Bayramda pijamalarıyla gezinen tek insanım.1 saat önce kapı çaldı."eheheh iyi bayramlarr biz geldik!" diye uzaktan akrabalar daldı hobölödeyy diye içeri rezil oldum yani (halimi gören ssk hastanesinden gün alırsın yatırılmam için).Annemlerde yok evde,benim başıma kaldılar(ah anne ah).Malum erzurumlu bir annenin kızı çay ikram etmezse o kız evde kalır.Sonra çay demlemekte gerekti,ardından tatlı koymak..(tatlı nie koyalımki kurban bayramı deilmi bu ay salla ya geç tatlıyı) "işte annemlerde bu sene kurban kesmediler ondan birşey ikram edemiyorum efenim" dedim.Hem bayram ziyareti kısa olur abi.Yani kısa olmalı bence.Belki evdeki bebe hastadır.Karnında viyana kuşatmasını yaşıyordur.Saçları hala ıslaktır ve sinüzit tehlikesiyle karşı karşıyaydır.Evde bir büyük yoksa o eve girilmemeli bence.Bayramın yegane amacı büyüklerin evine gitmek değilmidir arkadaş.Tamam işte evde büyük yok "Ben 21imden gün almış bi insanım beni bana bırakın yea!" die bağırasım geliyor.Bir de o küçük 3-4 yaş grubu bebelerin odama girip,pc ime saldırmalarına dayanmıyorum.Klavye sn de 25.5 parmak görüyor."Yapmayın,etmeyin" derken mıncırdım valla bitanesinin poposunu.Sonra döndüm diğerine dedimki "aaa iremsude naptın ablana!".İremsudenin ablası da gidip annesne kardeşini şikayet edince.Anneleri kalkma işareti yapıp "Ah kusura bakma canım.Bunlar böyle.Oyüzden biyerde fazla oturamıyoruz.Annanlere çok selam söle......"(hay keşke daha önceden mıncırsaymışım).Nese onları uğurladım geçtim haluk leventle donattım media playeri.Başladım dinamik çalışmaya.(Bi alaka arama.Orda bi zarf yok)

which department you want to work ?  sorusuna

I write A poem.. diyen bir insanım.Benim ne işim var ingilizce dinamik dersinde ? Yani yoruluyorum şuan şuna kafa yorarken.Yok arkadaş gidip film izliycem en güzeli.Hasta adamın zaten ben.Kapı pencere kitleyip bi aşk filmi koyup sonrada sızıp uyumalıyım.Şuan en mantıklısı bu benim için.Dün Newyorkta 5 Minare ye gittik.Yani güzeldi aslında ama şu son sahnelere herşeyi sığdırıp insanın o 2.5 sn de ağlamalarını beklemeleri beni kasıyor.En acıklı yerde "ahahah mal mı bu " deyip gülesim geliyor.Neden Türk Sinemasında bütün iyi adamlar vurulunca son nefeslerinde blog yazarmışçasına dilleniyorlar anlamaya çalışıyorum ama anlayamıyorum.Adam ölcek diye bekliyorum.Bakıyorum da nerdeyse kalkıp aşk falı baktırcak"bu benim için,bu onun için,bu da aramızdaki için.." diye kart seçecek felan o derece dillenmiş bir halde oluyorlar.Ulan ölüosan öl işte.Bizde "ah ne iyi adamdı onu neden vurdularki yea!" diyelim.Bütün hevesimi kaçırıyorlar.Mahsuna sesleniyorum.Yapma bunu abi.Tamam geliştin kurgu filan iyi ama şu son nefeste okuma yarışması da nie a dostum?Yorma şu insanları..

 

 

---

@saçmavaziyetler



Ya şu alışveriş merkezlerindeki,sinema salonlarındaki,aman yok bilmem ne bunun gibi yerlerdeki lavabo musluklarını uzay mekiği gibi yapmasınlar gözünü seveyim.Ellerimi yıkadığıma yıkayacağıma pişman oluyorum.Beni temizlikten soğutuyorlar.Sağına bakıyorum yok soluna bakıyorum yok elimi uzatıyorum yok,burnumu uzatıyorum yok .yok yani bi su akmadı o musluktan.Bide rezil olmamak için triplere girmek zorunda kalıyorum.Kadınlar bakıyor fln.Belki de hepsi beni beklemiş nasıl açıldını öğrenmek için.Çünkü daha bir tanesini bile benimle aynı anda el yıkarken görmedim.İşte bu zamanlarda en yakınlarım ananeler babaneler oluyor.Onlar da açamıyorlar çünkü.Zaten o wc ye girsen musluk başında abidik gubidik haraketler yapıp ellerini yıkamaya çalışanlar kimlerdir diye baksan; Babaneler,ananeler ve ben.Tepesine basıyorum açılmıyo,parmaklarımı gezdiriyorum yok.En son deliricektim.Ya bitane musluk tarzı belirlesinler hep onu kullanalım neden eziyet çekiyorum hep ben yaa! Şeyi bile düşündüm,sabahın 8inde kimse yokken gelip bu musluğu anlamaya çalışmayı..O mu inat ben mi ya...Akıcak o su bulucam yani nasıl aktığını.En son biri ellerini yıkamaya geldi de göz ucuyla baktım.Yanında biyerde bi saçma bişe varmış ona dokunmak gerekiyomuş."Hay lanet olası.." diye söylendim içimden.Okadar sinirlenmişimki musluğa, ellerimi kurutmadan çıktım.Şimdi onda da bi arıza çıkar rezil olurum diye korktum.Ama bu hep başıma geliyor.Tam bitanesine alıştım öğrendim diyormki hoop değişiveriyor.Sorununuz ne nie şunları değiştirip duruyorsunuz yeter bi durun nefes alın kendinize gelin! ECA da sizin sayenizdebi ağaoğlu olup çıkıyor..

 

P.S :  Yapmayın demiyorum hobi olarak gene yapın.Yalnız uzay mekiği-musluk olayını abartmayın !..

Kasım 07, 2010

Yalnızlık,devirli ondalık sayılar gibiymiş.



^^ fizy.com/supergirl/




Suçluyum.
Tek suçum ; sana benzetilenlerde seninkine benzeyen aşklar aramak..
Yalnız kalmak istedim.En cok yalnız kaldıgımda "ben"oldugunu unutarak..
Sırılsıklam olana kadar ağlamak istiyorum.Sonra üşütüp hasta olana kadar açık pencerenın onunde sigara yakıp sabahlamak...
Aptalım.
Çünkü gökyüzünde kayan bütün yıldızlara güvendim cehennem olana kadar...
Korkağım.
Numarayı çevirip,telefonu kulağıma dayamak belki 1dakika,ama cesaret: şebekesi çekmeyen bir operatör gibi.
ve 
Yalnızlık :devirli ondalık sayılar...
Gerçekmiydik?
Sen sanki hiç olmamışssın gibi hissetmek kötü hissettiriyor.Sanki ben seni kafamdan uydurmuşum gibi.
Deliriyormuyum? 
İnan delirdiğimi duymak,seninle hiç yaşamamak olmaktan daha çok koymaz bana.
Suçluyum,
Çünkü delirmediğimi ıspatlayacak hiç birşeyim yok.
Seni tanıyan eski dostlar yok,sen yoksun.
Bir şişe şarap şahitlik ederken yalnızlığıma,hayatta olup olmadığını merak etmek,ne yazıkki gerçek olup olmadığını bilmeye yetmiyor.

Kasım 05, 2010

Rüyada Dolunay Gormek

Gece rüyamda dolunay gordum.3arkadas sokakta poker oynarken bı ısık sızdı gozume bı baktım o da ne abartmıyorum 3güneş buyukluundeydi.tupturuncuydu o kadar guzeldıkı."oha suna bakınn !" dedim.Sonra annem geldı bırden ne alakaysa orda bılmıorm herneyse telımı evde unutmusum onu getrdi.ogunde eskı sevgılımle buluscakmısım.Ama hala dolunayın etkısındeyım resmen buyulendım.Sonra msj yazmaya calısıorum yazamıorum,gelen msjı okumaya calısıorm anlamıorm.Ya olum ruyadasın ıste nıe bukadar kasıosun dıceksın de gercek gıbıydı nan ..Sonra banyodan gelen dus sesın uyanıorum (banyoda dus alan kımsede yokmus bunu cok sonradan ogrenıorm blog.bkz :evdekı garıp olaylar sf: 13) Sonra telı elıme alıorm saate bakmak ıcın 3 cevapsız 4 msj.depremmı olduda duymadım dıorum.Yok olmamıs.Neyse msjların hangı ıllerden geldıne değınmıcem ınsanları desıfre etmenın bı manası yok zaten basımda kara duman var.
Ha buarada çenemde ıkız kulelere rakıp sıvılceler cıktı.Onlar sonsun dıe lımon yagı surdum.Buram buram lımon koktum.Sonra lekelerı gecsın dıe salyongoz kremı surdum.Yetmedı gece kalkıp peeling yaptım.Manyakmıyım evet belkı.(bkz :takıntılı)Bırazdanda yumurta kırıp surcem.
Sımdı devam etmek ısterdm velhasıl kahvaltı yapmam gerenk.

P.S : Ruyamı annattım bı tabırcıye.Dolunaydan bahsettım.Dedıkı "istedıgın herseye kavusacaksın.Aşk hayatında  cok mutlu olacaksın....."Bak eger bu kadın benlen dalga gecıosa duygularımla oynadıysa hakkımı helal etmem ! ah larımdan bır demet sunarım ! affetmem ..

Kasım 03, 2010

Neler Oluyorum?

 (Derste karalıdğm bikaç şey)

Şimdi ciddi ciddi dinleyeceksenız dınlıyın yoksa daılın gencler..

----
Son bir haftadır hayati tehlıke geçiriyorum..29 Ekim kutsal tatılınden sonra edırneye geldiim ilk gün,annemin peşimsıra koyduğu su böreğini ısıtıyımda yiyim dedim.Hiç bir art nietim olmadan yaktım ocağı.Ha surda bı yanlıs haraketım oldu ; ocağa doğru eğildim.Bi ses gelio "çıt çıt çıttt!" bi baktım saçlarım yanıyo ! Abartmıyorum alevı gordum sacımın ucunda.Sarıydı sonra turuncu oldu yukarı doğru cıkmak uzereydı  bır yandan da thsrtme değmesın dıe panıklıyodum.Yanıcaktım diorum ya ! İnsan can havliyle müthiş şeyler yapabılıyormus.Trambolinsiz 2 metre zıplayabılıyormus mesela.İnsan suya fln tutar dımı yok !kafa durdu zıplıyorum "hoo hooo" die.Karşımda da recko bana bakıyo durmus yavrum o da sasırdı."Bıseler yap nannn" die baırırken sadece bakışmayla kaldı yardımı.saolasın recko,ben o gözlerden cesaret alıp zıpladım.Sonra söndü nasıl söndü lan ? derseniz l dont know.susuz söndü ilahı adalet çok şükür amin !! Mutfak buram buram yanık koktu.O diilde thsrtme gelıcekte yanıcam die çok korktumm.Sonra yüzümde yanabilirdi,hiiii Allah korusun.Pamuksuratın yerini "yanıksurat" alabilirdi.Ağlıycam şimdi kotu oldum kapa su konuyu iç ses..!Ama ucuz atlattım yemın ederim.Bi fakiri doyurmam lazım.Bu Tanrımın bana bi uyarısıydı.Buara çok sapıttım farkındayım."Kendine gel adam ol gençline güvenme yakarım çıranı! " uyarısıydı.Yarın bi selimiyeye gidiyim bare dedim.
Sonra banyoya gidip yanan saç tellerimi aralardan kırptım.Berberlik konusunda elim brz ıyıdır.Sonra sacımın yanan yerlerını sıvı sabunla çitiledim.Ama hala şoktayım yanı.Gittim koltuğa oturdum.Sabıt bır noktaya dalıp giderek gerçek dunyadan uzaklastım.Kendime geldiğimde akşam olmustu.Sonra duşa girmeyi akıl edebildim.Yanan bazı saçlarım acı vere vere küvete aktı (şuan brz abarttım) yıkıldım adeta ağladım.Gözyaşlarımla yıkandım.Yetmedi saçlarıma sarılıp ağladım ağladım..(hala abartıyorum)

Çocukluğumdaki Deformasyonlar
Şuan dersteyim.Yine bizim mukavemetçi bu sefer "sabitseydi" dedi.Helal o türkçeye..Şuan serbest cisim diyagramına takmış durumda."A" desem Serbest Cisim Diyagramı çizcek yemin ederim.Anlatırken bukdr onem verıomus gibi (sorunun yarısını SCD çizerek çözmüş sayılırız gibi) konusuyor.Velhasıl sınavda SCD yi çizip bırakınca sıfır verıyor.Yıkılıyorum.
Ya düşünüyorumda küçükken dert edindiğimiz seyler nekadarda komikmiş.İlkokul 2 deyim.Uçlu kalem kullanmak yasaktı.Sanki sigaraymış gibi kötü alışkanlıklardan sayılırdı.Yani ozmn sorsalardı "en kötüsü nedir ?" die.Sigara-sigara-uçlu kalem derdim.Gelgelelim dostum bigün hayat bilgisi yazılısındayım hiç unutmam.Uçlu kalem kullanmak yasak."el yazısı" yla yazmak sart.Bende kalemtrasımı ogün mal gibi evde unutmusum.Arkadasından isteseydın dıyceksın dımı sımdı (ha bı sen akıllısın ben sankı dusunemıorm onu !) yok abı ıste o da yasak.Ablamında uclu kalemını calmıstım sabah meraktan ,işte o var.Allahtan onun içinde uç var.Ama hoca gorurse ağzıma sıcıcak dıye de korkuyorum.Sıra arkadasım ıspıkçinin onde gıdenı bır bebeydı.Ama Allahtan araya canta koyuyorduk da goremıcektı.Çıkardım uçlu kalemı başladım yazılıya.Ulan ne kadar da ınce yazıyordu vay anasını ! Nereye basıpta uç çıkaracağımı bulana kdr isilik dökmüştüm.Hoca yaklasınca kalemleri değistiriyordum.Tsubasa terleri döktüm.Derken sınav bitti.Yanımdakı ıspıkçi bebe uçlu kalemi kalem kutumda gordu."Hiiiiiiiiiiiiii ! Bas bas kalem kullanıyor örtmenim!" diyecek oldu ki ayağına greyder botlarımla vurdum.(acıttı)"O benim deil yea ablamın kalemkutusu bıkere o " dedim.Deli deli bakınca benden korkardı düdük."Öle bakma yeaa ! :S" die tıstı.



P.S : Eğer olum olursa ve o ispikçi bebeye benzerse "bu oğlan benım olamazz!" der baba-oğul kapının onune koyarım ıkısınıde.O kadar nefret edıorum o gerizekalıdan.Kan kusturdu ilkokulda bana.Şuan adını hatırlayamadım.Bişei hatırlayamadanda uyuyamam hay adı batasıca !