Hakkımda

Fotoğrafım
http://twitter.com/pamuksurat

Ocak 28, 2011

Baş ağrısını,diş ağrısını,ayak nasırını ince giyindiğimiz için üşüttüp böyle olduğumuza bağlayan yegane canlıya "anne"denir.



Sabah başımın ağrısına uyandım.Ama yok böyle bişey yani.Annemle aramızda şöyle bir diyalog geçti :
-Anne başım ağrıo yeaaa :S
-Nedense hiç şaşırmadım.Dün gece ince giyinip çıktın okadar dedim sana ! O bluzü giyme diye...
-(Hu hu alohaaa ?)Anne başım diyorum ya grip oldum demiyorum ne alaka.Herşeyi oraya bağlıyorsun sende ama yaaa
-İyi madem ne diye bana söylüyorsun bunu
-Dişim ağrıyo desem ona da ince giyindiğin için diyeceksin...(yorganı burgu yapıp yatağın üstüne koydum)
-Çamaşır makinesi çalışıyo burda,ne diyorsun duymuyorum!
-Hiç şarkı söylüyorum. ^^


Bu anneler nasıl bir varlıklardır yearabbim.Yere çıplak basamıyorum çocuğum olmaz diye.İnce giyinsem, ertesi gün başıma gelen herşeyden üşüttüğüm için sorumlu durumuna düşüyorum.Kötü rüya görüp anneme söylesem,dün gece ince giyindin oyüzden diyecek.Sürekli bi laf sokmaca.Saçlarım çok dökülüyormuş diye düzleştiriciye düşmanca bakmalar..Odam çok dağınık diye benden utanmalar...Geç kalkıyorum diye ayyaşlara benzetmeler...O kadar kötü evlat değilim be ben.Tatlıyım şirinim yeani.Ama burama kadan geldi artık (serçe parmağımı gösterdim.) Beni sürekli dolabımdaki giymediğim kıyafetleri ayıklamam için zorluyor.

-Ama anne ben onu giyiyorum yeaaa =(
-Nerde giyiyorsun Allah aşkına nezaman giyindin ?
-Ya giycektim ama yaa
-Cimrileşme ver de giyinmeyen biri giysin.
-tamam al madem ama o mangoydu yeaaa bari onu verme nolurrr
-Gizemmmmmmmmm
-Tamam.

böyle didişe didişe dolabımı boşalttık.Annemin beni ikna cabalarının üzerine bi yorgunluk kahvesi yaptım ona.Benim benim gibi bi kızım olsaydı patlatmıştım 2tane ağzına.Senlemi uğrascam lan yakıyorum bütün kıyafetlerini ya topla su odanı yada yakarım ! restini yemişti.Babası çocuğunu koruyacak olsa onunda bütün kıyafetlerini yakardım.Ama tabi ev sobalı olmalıki zevkli olsun.
Oğlum düşünsene :

-Ne attın sobaya hanım ? baya iyi yanıyor.Rasim abiden getirdiğim kömürler mi yoksa ?
-Yok be canımm.Sana geçen gün kığılıdan aldığımız takım elbiseyi attım.Hani şu alırken evi ipoteklettirdiğimiz...
-şaka yapıyorsun değil mi ?
-yooo .senin kız deli etti beni bende ne bulduysam yaktım !
-Hastasın sen yemin ediyorum hastasın hasta !!!
-Bir ceket yüzünden kalbimi kıracak kadar basitleşebiliyorsun helal olsun.Değer verdiğin şeyler ne kadar da maddiyata dayalı.Ben burda evimizi çocuğumuzu en iyi ne ısıtır diye düşünürken...Sen..senin şu yaptığın,bana bağırışını hak etmiyorum. (mendil çıkarıp ağlamaya başlarım)
-Tamam özür dilerim uzatma lütfen (kadının daha fazla delirmesinden korkan garibim koca kalkıp adidaslarını saklar)

Ocak 19, 2011

Final Değerlendirmesi

Mukavemet : Ödev notunun final notunu %50 etkilediği ve ödev notumun -3 olduğu derstir.Çalışsam da kalacaktım çalışmasam da.Çalışmadım.Pişman değilim.O bunu hak etmiyor.
Malzeme ve Muayanesi : 2 gün çalışıp bir gece sabahlayıp ezberlediğim derstir.Ben slaytlardan çalıştım hoca kitaptan sordu.Hayatımda hiç bu kadar teorik cümleler kurup salladığım bir sınavım daha olmamıştı.Çalıştım.Sonuç : muammalardan bir demet.
Chemistry : Alttan aldığım ve gecesinde sınavına çalışıp sabahladığım derstir.Çalıştım umuyorum ki geçtim.
Termodinamik : Çok boş bir derstir.Sokaktan adam çevirip derse getirsen tablo manyağı olur.Çalıştık çalışmasın da doymuş buhar tablosu,kızgın buhar tablosu,aq tablosu...Hoca sınavda 1MPa basıncı verip tablosunu vermeyi unutmuş.İşte anlayın öyle saçma bir sınavdı.Bi de en öne oturtuldum.Sen en öne geç.dedi asistan.O kadar gözgöze gelmemeye çalıştım evet sen demesin diye.Önümdeki arkadaşa adı neydi arkadasın diye sorunca dedim kızım zorlama kalk.E kopya fln da yalan oldu.Tamam uzatmıyorum bundan da kalcam.
İleri analiz : Jacobien de gradyane diyorum ozaman.Hoca jacobien sormadı sorsaydı o kağıdı ağlatmıştım yemin ederim.Diverjans fln yaptık bişeler bakalım.O da allaha emanet.
İngilizce : e bundan geçelim bare o kadar da deil !
Dynamics : sınav 2 gün sonra.Bu sınavdan geçersem hocanın kız ilaydaya (ilaydanın anlamı : su perisi) en pahalı barbielerden alcam.Hani şu ekşınmeni baştan çıkaran makyajsuratlardan.Valla söz kız.

                                                               CC le geçer miyiz reis CC le

Ocak 13, 2011

Herkes yalnızdır















Hani bazen inanabileceğin tek bir kişi arar ya gözlerin,
O uçsuz bucaksız kalabalıkta...
Sadece istediğin güvendir ya bazen,
Ve kimseye güvenemeyeceğini anlarsın ya hani er geç.
İşte onun adı yalnızlık.
Şimdi kimse yalnız değilim demesin bana
"Güveniyorum"dediklerinizin hepsi bir kara kutu.
Kimse "yalan" söylüyorsun diyemez bana
Hepinizin gözlerinde aynı soru..
"Neden ?" diye sormayın bana
Bu kadar kör müsünüz sahi ?
İçinizdeki neyin yokluğu ..
Hep başkaları düşürdü hep biz kalktık.
Yalan mı ellerimiz hep kendimzi tuttu.
Herkes yalnızdır.
Çünkü kimsenin güvenebilecek bir yarısı olmamıştır.
Herkes yalnızdır.
Çünkü ...
Kimsenin ...
Kimsenin kendi kadar emin olabileceği bir kimsesi olmamıştır.
Ellerinle kulaklarını kapamayı kes dedim !
Herkes yalnızdır ve sen de yalnızsın.
Yalnız...

Evde su savaşı

Çalışma masasını koruma ve anma günündeyiz.Evet maleselef ki o lanet final haftasındayız.Dün başladım Malzeme Muayenesi çalışmaya.Bugün de şuana kadar 2 saat çalıştım.Buraya kadar herşey normal.Taa ki ev arkadaşım recko odamdan patçatkütbam diye girip,çalıştığım yerlerin çıkmayacağını söyleyene kadar.Sonra onu odadan çıkarttım ve çöktüm.İnsan neden moron olur ? un cevabını biliyorum sanırım.Nedeni mi var abi 2saattir 0.75lik gözlerimle slaytları kovalayıp harita metoduma geçirmeye uğrasıyorum.O fosforlu kalemlerin hakkını kim verecek ? Ben twittera face girmeyip hayatımı bu slaytlara endeksliyim ve bunlarda çıkmasın.Çelik üretimine bile çalıştım olum ben.Şimdi onlar çıkmayacaksa dökme demirler de çıkmayacak.Kristalleşme o da mı yok ? Şuan Cengiz imren çalsa yadırgamam.O havayı soluyorum çünkü.En iyi "yorulma" konusunu anladım.Çünkü pratikte de bir kaç aşinalığım var.Dur dur çatlak yine geldi odama.

-Ne var recko ?
-Hebehebehubhub =))) (bkz :şeki 1)
-Sinirimi bozuyorsun.
-Sen daha fazla çalıştın ama aynı yerdeyiz ihihihihhiihhihihi
-Sinirimi bozuyorsun.
-Ama komik değil mi =))))
-Allah belanı vermesin lan.Defol dedim sana hibihibihubhub muş !
-Ahjdçöfmldfklkfgmkfg...

(Hala çıkmadı.Yatağımın üstünde oturuyor.Benim bitane bilekliğim var aynısından ona da aldım benımkıne yazılmasın dıye.Yok arkadas yıne benımkını almış gevsetene kadar oynuyor.El kremimi sürdü.Diğer bilekliğimi taktı.Çıkardı şuan.Çamaşır çekmecemi açtı şimdi de.Piskopatmıdır nedir ln.)

-Uzak dur lannn !!!
-merak ettim ne vaaar yeaa ihiiihihih
(zorla hole attım.odaya geri dönüp sinirden kanattığım yüzümdeki sivilceyi ıslak mendille siliyorum şuan.)

Derken bu süper zeka elindeki bardaktaki suyu bana attı.Kulağımdan içeri şılapppp diye giren su beni iyice sinirlendirdi.Ve sen misin kaşınan lan diyerekten küçük çaydanlığa su doldurdum ve reckonun odasına gittim.Fakat kapıyı kapamış efenim hayvansal gücümü kullanarak o kapıyı itekledim.Diğer yandan annem "yapma acı,affet kızı" diye bağırıyor diğer yandan recko bağrıyor.Acımadım girdim odaya.Boşalttım bir çaydanlık dolusu suyu reckonun kafasına.Oda recko ve bende dahil her yer ıslandı.Mutfağa kaçtı peşinden gittim.Çünkü çaydanlığın dibinde su kalmıştı.Ziyan olmasın dedim.Mutfakta da son suyu yüzüne boşalttıktan sonra hiç bir şey olmamış gibi bütün ağır ve soğuk kanlılığımla odama geri döndüm.Dinlendirici gözlüklerimi taktım ve bloga devam ettim.Tabi bu esnada tipime herkes gülüyor.Şort üstüne babamın hırkası genişliğinde bir hırka.Kafama taktığım dinlendirici gözlüğüm.elimde bi çaydanlık su.Kaloriferden destek alarak kapıyı itmeğe çalışıyorum.Diğer yandan annem ayağımda terlik yok,çıplak ayak basıyorum taşlara diye kızıyor.O anda bi su savaşı yapıyoruz yani,yere çıplak ayak basıyorum çocuğum olmayacak naaan benim ! triplerine mi gireyim anne ?
Kafam hala ıslak öküzcük nasıl attıysa suyu...Çekiç örs üzengiye giden yol da kaygan zemin oldu.Bidaha yapsın ketılla gitmesssemmmm...Hem de acımıycam max a kadar su doldurup gidicem.Sonra 3 yaşındaki su kaplumbağam Allah diye haykırdı olcak.
Kafamı kurutup üstümü giyiniyim de annemi otogara bırakıyım.Sonra ordan döniyim malzemeden çıkcak yerlere bakıyım.Ama işin kötü yanı akşam bu dersi reckoyla çalışıyo olcağımız...Sıkıntı büyük.Kafada bardak kırmaya kadar gider bu iş.(gece sabahlayacağımızı sayarsak)
@Recko oyunu seviyor.Böyle onu döviyim kung fu yapıyım bayılır.Kötü kötü bakıyım hoşlanır.İyi davranınca garipser bana kötü ol der.Yani çocukluğuna inme vaktim olmadı.Ama son kullanma tarihi geçmiş bir mulipa bebe mamasından başladığını sanıyorum.Bir de bir özenti ki pehhhh.Geçen gece yemeğimi tepsiye koyup koltuğun üstünde yedim.Bunu gördü.Gitti el kadar tepsiye aynı yemeği koyup geldi.Ekmeğimi istedi.Önce vermem dedim sonra acıdım verdim.Sonra tam su içicem suyumu istedi.Yani ben ne yapsam "afacanlar sınıfı" filminde ki perihan savaşın taze fasulye yeme sahnesi gibi geliyor ona.Halbuski hiç öyle fettanlığım yok.Normal oturup yiorum yeani.Yok yok bu iş böyle olmıycak akşam karşıma alıp konusucam.Diyicem ki recko sen boşnaksın,ben bingöl dağları...Kardeşte değiliz.Zorlamyalım yeani.Yeter beni yorduğun ulannn !!! Evet evet diyeceğim.Sadece çemkirmemesi gereken uygun saati kovalamalıyım.^^

Ocak 11, 2011

Bana bensiz gidecek yer yok mu ?

İşte yine o tanıdık ürperti.Çift kişilik yataklarda,içine hayallerimizi sığdırabildiğimiz elyaf yastıklara sarılıp uyumalar..Gidebileceğim hiç bir yer yok mu ? Kendimden uzaklaşmak istesem,kendimden sıkıldım desem ? Bana bensiz gidecek yer yok mu ...Hani olsa belki daha rahat nefes alırım.Kendi içimde açabileceğim bir pencere bile yok.Hayattan beklentilerim,zemin katta bir odada yaşıyor.Küf kokusunu içine çeken hayaller artık pek iyi nefes alamıyor.Belki gidilebilecek milyonlarca yer var bana.Ama kendimi bırakıp da gidebileceğim bir yer yok.Buyüzden gidemiyorum.
İnsan kendinden sıkılır mı ? Sıkılır.Söz dinlemiyorsa,sözü geçmiyorsa kendine. Gidemiyorsa ve kalamıyorsa da...Sıkılır.

Ocak 07, 2011

Hoppaninna Çocukluğum..

3 gündür abidik gubidik rüyalar görüyorum.Biri bana “gel gel..” yok öyle diil kötü rüyalar abi.Korkuyorum hep.Rüyamda ışık açmaya çalışıyorum ulan zeka küpü uyanda odanın ışığını aç dimi..Gangstalar mı dersiniz üç harfliler mi derseniz annemin kanser olduğunu öğrendiğim sahneler mi derseniz…Yaprak dökümünün bütün bölümlrini 3 günde çektim resmen rüyalarımda.Bi ara dedim atarax alıp mı uyusam ama yok mantık işi deil bu sefer rüyamda beni keserlerde uyanamam ağırlıktan diye korktum.E hal böyle olunca 2 gündür içimde bir sıkıntı bir kendimi iyi hissetmemeler..Yoğurt görüp mide bulanmaları ,12 saate varan uykular, çevremdekilerden uzaklaşmalar..Hayattan soğumalara kadar gitti bu iş.Merkür bana yaramadı.
Çok flashback yapıyorum.Diyorum ki eskiden daha güzeldi hayat.Biz çocukken.6 gözlü okul çantam varken..Annem koşma diye bağırırken bana.Ortada sıçan oynarken kaşımı yarıp dikiş atılması da.Ya da bakkala para vermemek için oyunun en can alıcı yerinde “anneeaaa” die bağırıp annemden sepetle su istemem de..O içi su dolu bardak 3.kattan bana ulaşıncaya kadar kalp atışlarım deli deli atardı.Kapının önünde 2.el saçma sapan eşyalarımızı sokaktan geçen insanların almasını beklerken ne kadar da saftık.Benim tezgahın yarısını anneme satar mutlu olurdum.O parayla gidip çitos alırdım.O mutluluk şuan hiçbir şeye bedel diil mesela.Onun tadı ayrıydı..
Çok zengin bir okula yazdırmışlardı beni.Babamın öğretmenlik yaptığı lisenin hemen yanı diye.Ben orda az çekmedim.Ne saçma sapan gerizekalı züppe yaramaz b.k çocuk vardıysa ordaydı.Hiç unutmam ben ilkokul2 deyim.Ozamanlarda parıltılı çıkartmalar modaydı bizim okulda.Böyle çizgi film karakterleri,kalpler,öpücükler,l love yo ular ohoo bisürü pembe şeyler…Çok severdim ama benim hiç olmadı.Babama al desem almaz mıydı alırdı elbet.Ama onun sonunun olmadığını biliyordum.Ve o şeye alışıp deli gibi para verecek kadar zengin değildik ozamalar.Hiç istemedim annemden alsın diye,ya da babamdan.Ama içimde kalmıştır yani.Şimdi biri alıp getirse gözlerim dolar eminim.Çünkü çok istemiştim.Bütün defterlerime deli gibi yapıştırmak istemiştim.
Sonra bir sıra arkadaşım çocuk vardı.Adı buraktı hiç unutmam.Nefret nefret nefret ediyordum o salaktan ! Hala da ediyorum.Küçükken bana kan kusturmuştu mal.Şimdi nerde oldunu bilsem toplarım bizim makineden çocukları hurrraaa dalın ulan buna derim yemin ederim.”Benim teyzem okul aile birliğinde çalışıyoo.İstersem seni bu okuldan attırımm nihihihihi” diye söyleyip duruyordu he rgün.Bende korkuyordum beni okuldan attırcak diye.Ağlıyodum.Beni nasıl bi psikolojiye sokmuşsa gerizekalı,salak aptal manyak öküz embesil diyemediğim için 13 senedir içimde kaldı ! Okula gitmek istemiyordum onun yüzünden.64 kişilikti sınıfımız (hocamız süper zeka diye yoğun talep vardı).3er kişi otururduk sıralarda.Bu Burak salağı da solaktı.Ulan 3 kişi oturyoruz zaten sağımda da bu mal var.Bide soluyla yazıyor.Ben yazamıyordum onun yüzünden hep geri kalıyordum.Ben geri kalınca da yine o ağzına patlatılasıcı gülümsemesini yapıyordu.”nihihihhho örtmenim gizem yazamıyor.Hem silgi de kullanıyor.Silgiyi içine attı siz görmeyin diye.Silgi yasak diilmi yea örtmenim nihihihho..” Ağzına s.çayım çocuk ! Sürekli soğuk terler döküyordum onun yüzünden.Bir de bir şey diyemiyorum beni okuldan attırır diye.Ulan şimdi düşünüyorum da benim babam Fenerbahçe lisesinin müdür mavini o zamanlar.Ve bizim okulunda müdürüyle kankaydı.Attırsam ben attırırdım lan onu.Hani insan bazen geçmişe gidip birilerine haddini bildirmek istiyor ya işte o çok lazım bişe.Ben şuan bütün benliğimle o çocuğun ağzına patlatmak istiyorum! Boşu boşuna gerildim şuan gene.Allahım inşallah kısır olursun çocuğun olmaz da dışlanırsın toplumdan hayatın darbesini yersin.Ya da nebileyim kanser ol acı çek öl bit defol git arkandan 3kuluvalla 1elham okunmasın naaaan ! diye dua edeceğim tutuyor.Yine de merhametliyim edemiyorum.Efenim sonra ne oldu ? derseniz.2.sınıfta okul değiştirdim.(örtmenimiz başka okula gitti çünkü)Ben de evime yakın okula taşındım.Orda da sürekli başkan oldum.Yani level1 den 9 a filan atladım birden lan valla.Sonra da hep parlak bi öğrenci oldum çıktım.Benim dönüm noktam ilkokul3tür yeani.Ondan öncesi yok bende.Sonra gelsin süslü defterler gitsin tatlı sıra arkadasları…Hem sınıf başkanı hem beslenme kolu olduğum dönemleri bilirim ben peh.B.k gibi kısa olan saçlarımda ozamanlar uzamış.Boyumda uzun ozamanlar..Sonra babam kimya öğretmeni benim.Ondan bisürü deney araç gereçleri alır sınıfta deneyler yapardım ciddi ciddi.Böyle herkes WUHUUU wahaaa derdi filan.Ben kabarırdım.Hoca aferim gizemcim derdi.Ben iyice kabarırdım.Babamdan sürekli yeni deney göstermesini isterdim.Adamcağız her gece bana yeni deney öğretirdi.Oramı buramı yakmamam için tembihlerde bulunurdu.Sürekli okulunun laboratuarından bişeyler getrdi benim için.Sınıfta sürekli yeni faaliyetler bekler olmuştu benden derken ben bu işten yoruldum ve zirvedeyken bıraktım.Sonraki okul yıllarımda yüzme kursuna gittim ama havuzun ortasına hiç gidemedim kenarlardan tuta tuta gittim hep.O da bana gelmedi bıraktım onu.Sonra foklör de urfa oynadım.Lorke hala ezberimde mesela bi düğün olsa da hünerlerimi göstersem.Sonra tiyatro kursuna gittim 3 yıl.Adam hep sertifika vercem die kandırdı bizi.Vermedi ama bana çok şey kattı o 3 yıl.Enerjimi orda harcadım yani.Annemi babamı yormadım.Derken ortasonda gitar kursuna gittim.La minör mi minör caddelerde rüzgar sol si la..Beni biraz anlasana do majör fa fln bunlarla geçti.Sonra ondan da sıkıldım.Lise de şiir,kompozisyon,öykü filan o işlerin adamı oldum.Hocalar paso zorla bişeler yazdırıyorlardı bana.Bi ara otomatiğe bağlamıştım.”bok” deseler sayfalarca duygusal şey yazabilecek hale gelmiştim.Fotoğrafçılığa merak sardım bi ara ayna karşısında,elimdeki tel gözükmeden kendimi çekmeyi öğrendim ve bu yolda ün saldım.Şimdi kimse bana asosyalsin diyemez arkadaş.Ben canavar gibi yetişmişim.Şimdi ne yapıyorsun dersen yemek yapmayı öğreniyorum,çamaşır yıkamayı-asmayı,az suyla bulaşık yıkamayı…. vbvbvb
Ha bir de kafam hep hinliğe tilkiliğe çalışır çocukluğumdan beri.Yalan söylemeyi sevmem ama bir şeyi bilmiyormuş gibi davranmayı iyi bilirim.Üç maymun benden sorulur ama 3 maymunu da ağlatmışlığım olmuştur.İstemdışı işliyor tilkilerim baş edemiyorum.Ve hayatım boyunca ne zaman bir şeyi merak etmesem hep gelip önüme konmuştur.Enteresan diilmi..Bir de çok iyi fal bakarım tanımadığım insanlara.Bi insanla yarım saat muhabbet etsem ruh halini,maya takvimini,ekinoksunu,dönencesini,son sevgilisin,ne hissetiğini,annesini babasını.....Her şeyini söyleyebiliyorum.Artık bakmıyorum ben bıraktım yea triplerine girince de değişik tepkiler alıyorum.Ama hakkaten manyağa bağlıyorum bazen.İşte saçma sapan rüyalar görüyorum.Allah cezalandırıyo beni.Bundan sonra falda gördüklerimi sölemicem abi banane."Berkay diye bir çocuk var burda ? Bak namaza başla geri döncek....Eliften telefon alacaksın ama önce ayetel kürsiyi ezberle...WAT yapacağına hacca git abi sonra dönüm noktası yaşayacaksın bak valla lan..." gibi cümleler kurcam.Yoksa hiç bi işim rast gitmiyor.
Ohanza saat kaç olmuş.Belim tutuldu blog yazmaktan.Yamuldum resmen.Ama içimdekileri döktüm.


P.S : Okul aile birliğinde teyzesi çalışan Burak Boksurat yatıcak yerin yok olum senin !

Ocak 02, 2011

HAYAT : Bir çay bardağı dolusu anıyı,su bardağına döküp az gözükmesinden korkmaktır

Olanı yaşıyorum derken sen,en derinin en düşmanın olur birden...Türlü hesaplar yaparsın aklındakilerle.Üstü kalsın diyebeileceğin doğru kararların yoktur hiç.Hep borçlu sen çıkarsın.


Yüzündeki o anlamsız tebessüm arkadaşının anlatığı olaya değildir,sen başka yerlere gidersin aslında.O ise anlatığı hikayenin komik olduğuna inanır.Bozmazsın.Ve günler geçer..

Bir gün gözlerin yaşarır.Yine aynı arkadaşın acı bir hikayesini dinlerken bu sefer.Ama onun anlatığına dolmaz gözlerin.Sen zaten uzaktasındır.Denizler aşar belki gözyaşların ama yine uzaksındır.Soğuk sularda terlesende,dizlerini karnına çekip kendine dolanırken uzaktasındır.Belki ayakların kadar uzaksındır belki de ayaklarına prangalar çeken gurur kadar.Belki bir söz kadar uzaksınıdr,belki bir gülüş...

Çay bardağında rakı içmek gibidir hayat..Çok yaşadığına inanmak için ard arda dikersin kafaya ince belli bardakları.Taa ki bir su bardağında su içene kadar.İşte hayat budur ; bir çay bardağı dolusu anıyı su bardağına döküp az gözükmesinden korkmaktır.Korkuyor musun ? Korkuyorum..

Ve genzimi hala yakabiliyorsa anılar, o kadar da uzak değildir "uzak" belki...